Ozan Aydemir Köşe Yazısı – Hardware Plus Dergisi
Mahalle maçlarımızı hatırlayanlarınız vardır. 4 Taş ve bir plastik top yeterdi bizim için. Park eden arabalar mı hiç koymadı bize, kovalayan kapıcılar mı güldük geçtik. Topu atan alır spor mu? E benim de aldığım oldu tabi… Pıss diye patlardı toplar, kuruş hesabı yapar, yenisini alır devam ederdik. Saatlerce oynar dururduk, ter içinde eve gelince musluktan içilen suyun tadı eminim hala birçoğunuzun damağındadır.
Kimimiz benim gibi fanatik Galatasaraylı oldu Ali Samiyen’de bayrak salladı, kimimiz Fenerli, kimimiz Kara Kartal… Damarlarımızda akan kanın rengine bile futbol aşılanmışken bu kadar, futbol oyunlarının da popüler olması kaçınılmazdı.
Belki çoğunuz hatırlamazsınız ama benim dijital futbol ile tanışmam Atari 2600 ile başladı. Eminönü’nden aldığım kartuş oyun, 2 nokta bir toptan oluşsa da yıllar yıllar önce bana verdiği hazzı anlatmam mümkün değil. Zamanla Commodore 64 geldi Türkiye’yi domine etti. İnternational Soccer ile saatlerimizi harcadık, zamanımızı mücadeleler ile geçirdik. Goal serisi ile kafayı yedik. Atari salonlarında Super Sidekick ile ne jetonlar aldık heba etti. J Amiga 500 geldi çattı; Kick Off ile bücürüksporlara hükmettik. Lothar Mattheus çıktı grafiklerine hayran kaldık. Sensible Soccer ise bir devri bitirdi yeni bir devri başlattı. Falsoların kralı, sahaların prensi olduk.
Yıllar yılları kovaladı, PC’ler evimizdeki yerini aldı. 1995 kışı ise dijital futbolun tavan yaptığı yıl oldu. Fifa 96 ile Cantona’yı aldığımız gibi orta sahadan “SUPER SHOT”lar çekerek gollerimizi sıraladık. Arkadaş kavgaları ise cabası; “Bu joystick bozuk olm, senin evinde oynanmıyor ki kolaysa bende yen de görelim, tuş basmıyor, oyunu neden durduruyorsun tam gol atıyordum” gibi cümleleri hala kulağınızın bir köşesinde eminim saklıyorsunuzdur.
Fifa serisi PC’de devam ederken, bir dev boy gösterdi “Winning Eleven” Playstation’da aldığım ilk oyundu, Batistuta’ya aşık eden, Fifa’yı çöpe attıran oyun oldu benim için.
Bu iki dev günümüze kadar rekabete devam etti. Şimdi merakla ikisinin de 2014 versiyonlarını bekliyorum. Almanya’daki Gamescom’da ikisini de inceleme fırsatım oldu açıkçası hangisi daha iyi olmuş henüz çözebilmiş değilim.
Futbol nasıl olursa olsun ister dijital, ister tuttuğunuz takımın maçları, isterse de halı sahadaki kıran kırana geçen amatör denemeler olarak hep hayatımızın içinde oldu. Hiç vazgeçmeye de niyetimiz yok…
Futbola bir hediye de Joygame olarak biz vermeye karar verdik. Umarım herkesin beğenip severek oynayacağı GOLEY’i yakında yayınlayacağız. Pes ve Fifa gibi oyun stiline sahip, Sensible Soccer gibi karakterleri olan oyunumuzun seslerini de, hepimizin tanıdığı Sabri Ugan’a teslim ettik.
Bakalım topa nasıl vuracağız GOL olup hep beraber GOLEYYY’mi diyeceğiz yoksa direkleri mi sallayacağız. Önümüzdeki dönemde bizi Drogba ile sahalarda yanyana, Sneijder ile aynı masada, Volkan ile belki ofisimizde, Fernandez ile gecelerde görürseniz sakın şaşırmayın. J
Ozan Aydemir Köşe Yazısı – Hardware Plus Dergisi